26 Mayıs 2020 Salı

Gerund Infinitive Konu Anlatımı

gerund infinitive konu anlatımı


İngilizcede kelimeler farklı türlere ayrılırlar. 
Başlıca kelime türleri fiil, isim, sıfat, edat, bağlaç olarak sıralandırılabilir.

İsim : evrendeki şeyleri adlandıran kelimelerdir. 
Örnek: hava, su, inek, insan, kuş, öksürük..

Fiil : eylem ya da oluş ifade eden kelimelerdir.
Örnekler : koşmak, okumak, yüzmek, açmak...

Gerund ne demek : fiil türünden kelimelerin, -ing ekini alarak, isim türünden bir kelimeye dönüşmesidir.

Örnek:

fiil ==> isim
to run > running
(koşmak > koşmak)

Yukarıdaki örnekte "to run" (koşmak) fiilinin, isim türünden bir kelimeye dönüşmüş olduğunu görüyoruz.

Benzer örnekler:

to fly > flying
(uçmak > uçmak)

to read > reading
(okumak > okumak)

Yukarıdaki örneklerde de gördüğümüz gibi; eğer fiil türünden bir kelime, isme dönüşürse, bu kelime gerund (isim fiil) olarak adlandırılır.

to watch > watching
(infinitiv > gerund)
[mastar > isim fiil]

Bir fiil hem infitive hem de gerund haldeyken aynı anlama sahiptir ancak tür bakımından birbirlerinden farklı olurlar.

Infinitiv (mastar) haldeki fiil, fiil grubuna dahil iken,
gerund (isim fiil) haldeki fiil ise isim grubuna dahildir.

Bu da şu anlama geliyor ki gerund kelimeleri tıpkı isim türünden kelimeler gibi kullanabiliriz.

Örnekler;

She went to home for watching some movies.
(Biraz film izlemek için eve gitti.)

Yukarıdaki cümlede to watch (izlemek) fiilini gerund türüne dönüştürerek, isim türünden bir kelime olarak kullandık. Normalde "for" edatı ile birlikte fiil türünden bir kelime kullanılamaz ancak isim türünden bir kelimeye dönüşmesi sayesinde bu şekilde kullanabiliyoruz.

Fakat eğer bir cümlede temel olarak "-mek, -mak için ...." anlamı vermek istiyorsak, bunun için gerund değil, infinitiv kullanmamız daha doğrudur.

Walking is a good sport method.
(Yürümek iyi bir spor yöntemidir.)

To walk is a good sport method.
(Yürümek iyi bir spor yöntemidir.)

Eğer genel olarak bir şey hakkında kişisel bir düşünce izah edilecekse, bu durumda gerund kullanmak daha doğrudur ama eğer fiil vurgulanacaksa infinitiv kullanmak daha doğrudur.

Örnek;

To find the book you need to search firstly.
(Kitabı bulmak için önce arama yapmanız gerekir.)

Yukarıdaki cümlede fiil vurgulanmıştır

Finding the book is really hard.
(Bu kitabı bulmak gerçekten zor.)

Bu cümlede ise bulmak eylemi hakkında bir düşünce ifade edilmiştir. 

To climb this mountain we need to be ready.
(Dağa tırmanmak için hazır olmamız gerekir.)

Bu cümlede tırmanmak eylemi vurgulanmıştır.

Climbing this mountain takes a lot of time.
(Bu dağa tırmanmak çok zaman alır.)

Bu cümlede ise tırmanmak eylemin hakkında bir düşünce söylenmiştir.

16 Mayıs 2020 Cumartesi

YDS Kelime Testi | Vocabulary Test

YDS kelime testi - YDS vocabulary test : YDSde en çok çıkan kelimelerin sorulduğu bir testtir.

Her bir sorunun ayrıntılı cevabını sayfanın aşağısında bulabilirsiniz.



1. Yo --- verte. (querer)

a. quero
b. quiero
c. querero


2. Yo --- a la escuela. (ir)

a. voy
b. iro
c. irro

Answers

1. b

Yo quiero verte.
(I want to see you.)

2. a

Yo voy a la escuela.
(I go to the school.)



a. quero
b. quiero
c. querero




1. Yo --- verte. (querer)

Show/hide

1. Yo --- verte. (querer)

Show/hide

  Yo quiero verte.

- benefit breed associated
2. _____ women overcomes of hard situations.
weak
robust
delicate
vulgar

3. This _____ is in everyone's language.
breed
legend
assist
embark

4. I can _____ you if you need some help
embark
throw
assist
play

5. I have ______ the topic till the morning to pass the exam.
embraced
understood
began
examined

6. She ______ me as soon as she saw because she had missed me.
embraced
deserved
devised
worked

7. I ____ my own monthly working program to pass the exam.
task
devise
legend
assist

7. I ____ my own monthly working program to pass the exam.
task
devise
legend
assist

9. I have _____ the Titanic movie after I watching it.
admitted
encouraged
depicted
admired

10. This application can find your address ______ your location.
regardless of
avoid of
regardless with
thanks to

Ayrıntılı cevaplar 

1. 

wealthy : varlıklı, zengin  
 benefit : faydalanmak 
breed : doğurmak, üretmek, cins, tür 
associated : bağlantılı, birleşmiş, ilişkili 

Rihanna is one of the UK's wealthiest musicians.
(Rihanna resmi olarak Birleşik Krallığın en varlıklı müzisyenlerinden birisidir.)

2.

weak : güçsüz  
robust : güçlü 
delicate : narin
vulgar : kaba

Robust women overcomes of hard situations.
(Güçlü kadınlar zor durumların üstesinden gelir.)

3.

breed : üretmek, cins
legend : efsane
assist : yardım etmek
embark : girişmek

This legend is in everyone's language.
(Bu efsane herkesin dilinde.)

4.

embark : girişmek
throw : fırlatmak
assist : yardım etmek
play : oynamak

I can assist you if you need help.
(Sana yardımcı olabilirim eğer yardıma ihtiyacın varsa.)

5.

embrace: sarılmak 
understand : anlamak
begin : başlamak
examine : incelemek

I have examined the topic till the morning to pass the exam.
(Sınavı geçmek için sabaha kadar konuyu inceledim.)

6.

embrace: sarılmak 
deserve : hak etmek
devise : tasarlamak
work : çalışmak

She embraced me as soon as she saw because she had missed me.
(O beni görür görmez sarıldı çünkü beni özlemişti.)

7.

task : görev 
devise : tasarlamak
legend : efsane
assist : yardımcı olmak

I devise my own monthly working program to pass the exam.
(Sınavı geçmek için kendi aylık çalışma programımı tasarlarım.)

8.

expert : uzman 
elimination : eleme
efficient : verimli
professionel : profesyonel

If you want to be an expert on a topic, you need to work regularly.
(Eğer bir konuda uzman olmak istiyorsan, düzenli çalışmalısın.)

9.

admit : itiraf etmek 
encourage : teşvik etmek
depict : göstermek
admire : tebrik etmek, hayran kalmak

I have admired the Titanic movie after I watching it.
(Titanik filmini izledikten sonra hayran kaldım.)

10.

regardless of : bakmaksızın, dikkate almaksızın 
avoid of : -den kaçınmak, -den sakınmak
regardless with : regardless, "with" edatı ile kullanılmaz
thanks to : sayesinde

This application can find your address regardless of your location.
(Bu uygulama konumuna bakmaksızın adresinizi bulabilir.)



    YDS kelime testi - YDS vocabulary test


YDS kelime testi hakkında
 
YDS kelime testi YDS'de en çok çıkan İngilizce kelimelerin özenle araştırılarak hazırlanmış bir testtir. Bu test sadece YDS İngilizce sınavına hazırlananlar için değil aynı zamanda eski adı ile LYS-5, şimdiki adı ile YDT olan YKS İngilizce sınavı ve eş değer ÖSYM İngilizce sınavları için de son derece uygun bir testtir.

Sınava hazırlık dönemindeyken sık sık test çözmek gerekiyor. Bu sayede YDS'de en çok çıkan kelimeler aklınızda kalacaktır. Bu kelimeler ile ilgili hazırlamış olduğum testleri çözerken sizlere önerim ise; öncelikli olarak cümlede boş bırakılan yere gelmesi istenilen kelimenin tipini belirlemektir.

Bildiğiniz gibi kelimeler farklı türlere ayrılmakta ve her bir kelime türünün cümle içerisinde farklı bir görevi olmaktadır. Bir kelimenin bir cümle içerisinde hangi görevde bulunduğunu anlamak için ise hem konumuna hem de vermiş olduğu anlama bakmamız gerekir.

Cümlede boş bırakılan yeri doldurma sorularında ise doldurmamız gereken boş alan için önce ne tür bir kelimenin uygun olduğuna bakmalıyız. Boş bırakılan alan için isim mi, sıfat mı, edat mı yoksa zarf mı yerleştirmek gerekir? Bunu anlamak için cümlenin tipine, boş bırakılan kısmı da dikkate alarak cümlenin yapısına bakmalıyız.

Örneğin özneden sonra boş bırakılan bir yere yardımcı fiilin gelme ihtimali son derece yüksektir. Bu nedenle eğer bu tarz bir soru karşınıza çıkarsa ve seçeneklerde de yardımcı fiil bulunuyorsa bu durumda cevap muhtemelen bu seçeneklerden birisidir.

Verilebilecek bir diğer örnek ise fiil türünden kelimeden sonraki boşluktur. Fiil türünden kelimeden sonra gelen boşluk (yani cümlenin yükleminden sonraki boşluk) genellikle zaman zarfının yerleştirildiği bir boşluktur. Bu nedenle eğer şıklarda zaman zarfı görürseniz büyük ihtimalle cevap o kelimedir.

YDS kelime testi aynı zamanda sıfat bilginizi de ölçmeye yönelik testlerdir. Mesela cümlede boş bırakılan alana sıfat türünden bir kelimeyi yazmanız gerekiyordur ve siz de bunu anlamışsınızdır ancak seçeneklerde birbirine yakın anlamda sıfatlar olabilmektedir. İşte bu tarz sorular sizi biraz daha zorlayacaktır çünkü birbirine yakın anlama sahip sıfatlar arasında en doğru seçimi yapabilmek için size verilmiş olan cümlenin anlamına odaklanmanız gerekir.

Sıfat türünden kelimelerin yerleştirilmesi ile ilgili bilinmesi gereken bir diğer önemli ayrıntı ise bazı sıfat türlerinin sadece belli başlı edatlar ile kullanılıyor olduğudur bu durum fiiller ve zarflar için de geçerlidir.

Örneğin regardless kelimesi "of" ile kullanılır, "avoid" kelimesi "of" ile kullanılır, go birleşik fiil olarak "out" ile kullanılmaktadır. Eğer bu kelimelerin birlikte kullanıldıkları edatları da bilirseniz, boşluk doldurma sorularında daha çok başarılı olursunuz.

Ancak sonuç olarak şunu söylemeliyim ki ve emini bunu herkes de biliyordur; boşluk doldurma sorularında ve genel olarak YDS İngilizce, YDT, TOEFL gibi özellikle de ÖSYM tarzındaki üst düzey sınavlardaki kelime testlerinde başarılı olabilmenin en temel yolu kelime haznemizi geliştirmekten geçmektedir.

Bir kişi İngilizcde dilbilgisi konularını ne kadar çok iyi bilirse bilsin eğer kelime eksikliği varsa yine sorun yaşayacak ve yine birkaç soru yapamadan sınavı tamamlamak zorunda kalacaktır. Bu nedenle benim size tavsiyem önce dilbilgisi konularını bitirmeniz ardından hemen her gün kelime ezberleme çalışması yapmanızdır. Bu çalışmalar boyunca sizlere hazırlamış olduğum YDS kelime testlerini mutlaka çözmenizi öneririm.

13 Mayıs 2020 Çarşamba

İngilizce Cümle Dizilişi

İngilizce cümle dizilişi cümlenin çeşidine göre değişkenlik göstermektedir.



1. Düz olumlu cümle

Özne + yardımcı fiil ve/veya fiil + diğer öğeler + zaman zarfı

I + close + the window + when it rains.
She + has closed + the door + quickly.
They + were at home + last night.
She + is washing + her hair + right now.
My computer + can calculate + your math problems.

En çok kullanılan cümle tipi düz olumlu cümle tipidir.

2. Düz olumsuz cümle

Özne + yardımcı fiil + not + fiil + nesne + zaman zarfı

She + could + not + tell + you + the answer.
The maximum speed limit of this car + is higher + than you think.
My computer + is working + very well + at the moment.
I + drink + milk + every night.

3. Soru cümlesi

İki türlü soru cümlesi kurabiliriz. Birincisi yardımcı fiil ile ikincisi soru zamiri kullanarak.

Birincisi : 

Yardımcı fiil + özne + fiil + diğer öğeler + zaman zarfı
Can + you + sleep + in this bed + tonight?
Do + you + want to drink + some coffee?

İkincisi : 

Soru zamiri + yardımcı fiil + özne + diğer öğeler + zaman zarfı
Who + is + your best friend + now?

Sonuç olarak; İngilizce cümle dizilişi tamamen cümlenin ne tip olduğuna göre değişmektedir. Bu yazıda temel olarak en sık kullanılan üç farklı cümle tipinin nasıl sıralandırıldığını ele aldım.

8 Mayıs 2020 Cuma

YDS Kelimeleri


YDS kelimeleri liste halinde, anlamları ve ezberleme ipuçları ile aşağıda bulabilirsiniz. 

Kısaltmalar:

f. : fiil
i. : isim
ea : eş anlamlı(lar)
ör : örnek
öc : öğrenme cümlesi
öh : öğrenme hikayesi


1. Abbreviate - abbreviation


abbreviate : kısaltmak (f.)
abbreviation : kısaltma (i.)

ea : shorten, reduce, cut

The TV show that we watched yesterday was abbreviated version of full version.
(Dün izlediğimiz TV şovu, tam sürümün kısaltılmış sürümüdür.)

2. Abdicate - abdication


abdicate (f.) : geri çekilmek (feragat etmek, el çekmek)
abdication (i.) : feragat

öc : Abdi bu catteden elini çekti. 

3. Abduct - abduction

(Zorla götürmek - zorlama)

abduct (f.) : zorla götürmek, kaçırmak
abduction (i.) : zorlama, kaçırma

öc : abi duck (abduct) kardeşlerini zorla yüzmeye götürdü. (adı abduct olan abi ördek diğer küçük kardeş ördeklerini zorla yüzmeye götürmüş)

4. Abdomen


abdomen : karın
abdominal : karın - karın ile ilgili


5. Abet

abet : teşvik etmek, yoldan çıkarmak

öc. abet marka babet varmış ve bu babeti giyen kadınlar yoldan çıkıyorlarmış.




6. Abjure


Abjure : inkar etmek

öc. kadın marketten abajur aldığını inkar ediyordu.

7. Abruptly


Abruptly : aniden, birden bire

ea. suddenly

8. Abscond

Abscond : firar etmek

öc. abisicondracula hapishaneden firar etmiş.

9. Absurd - Absurdly


Absurd (i.) : absürt (saçma)
Absurdly (z.) : absürt bir şekilde

10. Abundant - Abundantly


Abundant (i.) : bol
Abundantly (z.) : bol bol

11. Accede

Accede (f.) : kabul etmek

ea. accept, approve, admit, adopt, allow, acknowledge

12. Accost

Accost (f.) : yaklaşmak, yakınlaşmak
ea. hang, approach

öh. Cost kelimesi "maliyet, fiyat" anlamına gelir. Bu kelimeyi esas alarak bir hikaye uydurursak; hamburger yiyen kadın, ödediğinden daha fazla hamburger yediği için accost (ek fiyat) ile karşı karşıya kaldı. Bu ek fiyatı ödemek için ise kasiyere yaklaşması gerekiyordu.

13. Accredit

Accredit (f.) : güvenmek, itibar etmek

öh. Yeni bir eve taşınan bir öğrenci var ve tüm parasını taşıma işlemleri için harcadığı için bakkaldan kola alacak parası kalmamış. Bakkalcıya aç kredit (accredit) sen bana kredi ver, ben sana sonra öderim diyormuş. Bakkalcı da "güven önemli, itibar önemli" demiş.

14. Accrue


Accrue (f) : tahakkuk etmek, artmak, çoğaltmak

15. Accusation

Accusation (f) : suçlama, itham

öh. accu diye bir radio station varmış ve bu radyo tüm gün suçlama yayını yaparmış.

16. Accustom

Accustom (f) : alıştırmak

"custom" kelimesi "gelenek, görenek" anlamına gelmektedir. Accustom kelimesini de bu sayede kolayca akılda tutabiliriz.

"custom" kelimesinin başına "acc" ekliyoruz ve "alıştırmak" anlamını elde ediyoruz.

öh. Maria, İngilterede dolaştığı bir kasabada "accustom" adlı bilinmeyen bir kasabayı keşfediyor ve bu kasabada herkes geleneklerine çok alışkanmış çünkü kasabadaki her bir birey, küçüklüğünden beridir alışmış, gelenekleri alışkanlık haline getirmiş.

17. Acquaint - acquaintence


Acquaint (f.) : tanıtmak, bilgi vermek
Acquaintance (i) : tanıdık

Yukarıdaki her iki kelimenin türü farklı olsa da, aşağıdaki hikaye sayesinde her ikisini de bir arada öğrenmiş olacağız. (bir taşla iki kuş vuracağız.)

YDS kelimeleri


öh. Bir tane teknoloji mağazasının açılışına gittik. Bu mağazada tişörtünün arkasında acquintence yazan bir şahıs herkese bilgi veriyordu ve teknolojik ürünleri tek tek tanıtıyordu. Bu şahıs önüne döndüğünde ise tanıdık birisi çıktı.

Acquiesce


acquiesce

normalde bilgisayar klavyesi üzerindeki esce tuşu, bir işlemi iptal etmek ya da açık olan pencereyi kapatmak için kullanılır fakat bir tane klavyede bu tuş tam tersi "kabul etme, onaylama" görevini üstlenmişti. sonra o tuşun üzerinde küçük bir yazı ile acqui yazdığını gördük. böylece acquiesce tuşunun, bildiğimiz esece tuşunun tam zıttı bir görev üstlenmiş olduğunu öğrendik. 

acquit



allegiance
(bağlılık)


aggression
(saldırganlık)
"aggghhh şeklinde bağıran “ression” isimli bir şahıs var ve çok saldırgan."




YDS en çok çıkan isimler

abbreviation : kısaltma
abdomen : karın



severely
(şiddetli)"ely çok şiddetli bir şekilde sever"

decade
(onluk, onyıl)
"adı de olan bir cadde varmış, 10 yıldan beri adının decadde olarak düzeltilmesi için dilekçe verilmiş ama onyıldır hiç düzeltilmemiş."

suspiciously
(şüpheyle)

extensively
(geniş çaplı, kapsamlı)
"exten sevgili olur mu hiç sively, bu kadar geniş misin sen?"

notoriety
(adı çıkmış)
"2020'nin yeni motoru notoriety o kadar güçlü motor ki adı çıktı"

naval
(deniz)
"Deniz kaptanı olan dursun kaptan elemanlarını "bana naval okuma!" şeklinde azarlarmış. Çünkü denizde denize sea değil naval denilirmiş."

torpedo
(torpil)
"youtuberlar video çekip zengin olmak için oldukça patlayıcı bir torpil olan torpedoyu satın alıp, evlerin içine fırlatmışlar."

landlocked
(kara ile çevrili)
"land = kara parçası, locked = kilitli. land + locked = kilitli kara parçası"

or rather
(daha doğrusu)

although
(-e rağmen)

whereas
(oysa, halbuki)

wealthy
(zengin, varlıklı)
"healthy sağlıklı başın w eklenince varlıklı olmuş."

abstract
(öz)

controversial
(kontrollü, tartışmaya açık)

regard

(saygı, hürmet)
cognitive
(bilişsel)

medieval
(ortaçağ)

principal
(ilk, asıl)

heir

agricultural
(tarım)

structure
dependable

deranged
(dengesiz)

witness
goodwill
(iyi niyet)
"will = niyet, good = iyi olduğu için aklımıza hemen iyi niyet gelsin."

gesture
vicinity
demonstration
distracted
embarrassedabandon

faint
(bayılmak, baygın)

individual
(bireysel, tek başına)

threat
(korkutma, gözdağı)

loyal
(sadık)



dedicate
(ithaf, adamak)

Eş anlamlı YDS kelimeleri

leave, stop
(bırakmak, durdurmak)

substitute, replace
(değiş tokuş)

prevail, dominate, reign
(hakim - baskın olmak)

indicate, show
(göstermek, belirtmek)

commence, start, begin
(başlamak)

suspect, doubt, distrust
(şüphe)

oversee, watch, organize
(kontrol etmek, izlemek)

catch, trap, net, ensnare
(yakalamak)

argue, debate
(tartışmak)