1 Mart 2020 Pazar

İngilizce Öğrenmek için Kurs Şart mı?

İngilizce öğrenmek için kurs şart mı aslında bu sorunun cevabı, kişiden kişiye göre değişir.

Bazı insanlar, kursa ve hatta Amerika ya da İngiltere’ye gitmeden bu dilin öğrenilemeyeceğini söyler.



Bazı insanlar ise ne bir kursa, ne de yabancı bir ülkeye gitmeden İngilizce öğrenmenin mümkün olduğunu söyler.

Ben ikinci grupta yer alan insanlardan birisiyim. Bana göre İngilizce, İspanyolca ya da öğrenmek istediğiniz başka hangi dil varsa, o dili öğrenmek için illa kursa ya da o dilin konuşulduğu ülkeye gitmeniz şart değildir.


Ben böyle düşünüyorum çünkü günümüzde, kendi kendimize yabancı dil öğrenmemizi sağlayan o kadar çok imkan var ki, internet sayesinde tüm bu imkanlar elimizin altında.

Ancak elimizdeki imkanların fazla olması demek, İngilizce öğrenmek için elimizde birçok farklı kaynak olması demektir.

Farklı kaynaklar bir bakıma iyi, bir bakıma ise kötü olabilir. Çünkü bazı kaynaklar konuyu farklı açılarda ele alarak, konuyu daha net anlamanıza imkan sağlarken, yine aynı kaynaklar kafanızı karıştırabilir.

Mesela; İngilizce öğrenmek isteyen birisine ilk olarak öğretilen konulardan birisi “to be” fiilidir. To be konu anlatımı şeklinde araştırma yaptığınızda karşınıza videolar ve yazılı kaynaklar çıkar.

Eğer ilk defa bu konuyu öğreniyorsanız, doğru bir kaynaktan öğrenmeniz önemlidir. İşte burada da, “seviye” dediğimiz bir durum meydana geliyor.

Eğer kendinizi “sıfır” İngilizce seviyesinde tanımlıyorsanız ya da öğreneceğiniz “to be” konu anlatımını sıfırdan öğrenmek istiyorsanız, bu durumda öğrenmek için tercih edeceğiniz video ya da yazılı kaynağın da tamamen sizin seviyenize uygun bir şekilde o konuyu ele alması gerekir.

Ben mesela İngilizce öğrenmek ile ilgili açmış olduğum bu blogumda yer alan tüm konu anlatımlarını ve testleri hazırlarken aynı zamanda bu konuların diğer hangi konular ile ilişkili olduklarını size belirtiyorum.

Çünkü her ne kadar bazı insanlar tarafından fark edilmese bile, İngilizce ya da genel olarak yabancı diller de kendi içlerinde birbirine bağlı dilbilgisi konularına ve kurallarına sahiptirler.

Sonuç olarak, İngilizce öğrenmek için kurs şart mı sorusunu soranlar için şunu ifade etmek istiyorum; Kursun gerekli olup, olmadığını kime sorarsanız, tamamen kişisel düşüncelerine göre cevap verecektir.

Çünkü cevap kişinin genel özelliklerine, yabancı dile olan bakış açısına ve hatta bu konu ile ilgili kendi öğrenme tecrübelerine göre değişir.

Bazı insanlara göre bir dili öğrenmenin en iyi yöntemi sosyal çalışmalar yapmaktır. Bu da kurs gibi ortamlarda mümkün olmaktadır.


Ancak ben kendi bakış açıma ve çocukluğumdan beridir elde ettiğim İngilizce, Almanca, İspanyolca, Portekizce, Bulgarca öğrenme tecrübelerime dayanarak, bir dilin kursa gidilmeden de öğrenilebileceğine inanıyorum.

Ancak bu demek değildir ki; “kursa gitmeyin”

Eğer benim gibi sosyalleşme sorunları yaşayan birisi değilseniz (kalabalık ortamda biraz sıkılıyorum da) ve para sorununuz da yoksa (bildiğim kadarıyla birkaç bin TL gerekebiliyor) tabii ki kursa gitmek sizin için doğru bir tercih olabilir.

Çünkü nasıl ki kendi kendinize bu dili öğrenirken değişik tecrübelere sahip olacaksanız, aynı şekilde kursa gittiğinizde de farklı tecrübelere sahip olacaksınız.

Mesela siz kursa dil öğrenmek için gidersiniz ama orda güzel arkadaşlıklar bile kurabilirsiniz, bu daha keyifli bir öğrenme süreci anlamına gelir.

Ancak öte yandan tek başına evde takılmayı seven tipler (benim gibiler) için evde İngilizce öğrenmenin de ayrı bir zevki vardır. Meslea İngilizce şarkılar dinleyip, sözlerine bakmadan anlamaya çalışmak aynı şekilde filmler izlemek gibi gibi.

Sonuç olarak vsorusunu soran bir birey için öncelikli olarak şunu sormak isterim; sosyalleşerek öğrenmeyi mi yoksa yalnız öğrenmeyi mi daha çok seversiniz?

Mesela şu an pek çok şeyi yalnız başınıza yapıyor ve hatta bundan keyif de alıyor olabilirsiniz. Ancak belki sosyalleşerek yaptığınızda çok daha keyif alacaksınız.

Zıt bir durum da olabilir mesela çok sosyalleşmeyi seven ve hemen her gün arkadaşlarıyla takılan birisinizdir. Ancak sonra bilgisayar başında öğrenmenin aslında keyifli olduğunu düşünebilir, fark edebilir ve bu şekilde öğrenmeye karar verebilirsiniz.

Sonuç olarak İngilizce öğrenmek için kurs şart mı sorusunun cevabı tamamen sizdedir. Eğer benim gibi kararsız iseniz ve her zaman, her konuda kararsız kalıyorsanız (ki ben terazi burcu olduğumdan mütevellit hep böyledir) bu durumda da şunu hatırlatmak isterim; en kötü karar, kararsızlıktır.

Ayrıca benim gibi kararsız olup, aynı anda iki şeyi de yapmaya çalışan kişiler için (sizi seviyorum. bakın mesela ben de hem işletme hem de Almanca öğretmenliği bölümlerini aynı anda okumaya çalışırken, bir diğer yandan Turist Rehberliği kazandım ama gitmedim, sonra resim okumaya karar verip, ardından Makine mühendisliği ve Gemi Makinaları bölümlerine girmiş olmam gerektiğini düşündüm. Çünkü aslında ben EML Makine bölümü mezunuyum)

Gördüğünüz gibi kararsız bir kişiliğe sahip olduğum için birçok bölümden bölüme merak saldım, bir kısmına adım attım sonra geri çıktım. Sonuç olarak ise asıl alanımın yabancı dil olduğuna kanaat getirdim. Çünkü küçüklüğümden beridir sevdiğim şey bu dur.

(Ayrıca bkz. Bir koltukta iki karpuz taşınmaz)

Son olarak İngilizceyi seviyor olmanız önemlidir. Eğer bu dili seviyorsanız her türlü öğrenirsiniz. Çok genel bir ifade oldu ancak bence böyledir.

Bir dili sevmiyorsanız öğrenmeniz de oldukça zor ve hatta işkence olabiliyor. Ben mesela Almancayı sevemedim ama yine de öğrenmeye çalıştım. Bu süreç benim için çok zorluydu.


0 comments:

Yorum Gönder

Konu hakkında anlamadığınız bir ayrıntı varsa, yorum formunu kullanarak soru sorabilirsiniz. Sizlere en kısa sürede geri dönüş yaparım.